Haftanın stili: İskandinav
Her hafta yeni bir dekorasyon stilini incelediğimiz serimizde bu haftanın stili “İskandinav”… 1940’larda İskandinav ülkelerinde doğan tasarım hareketi, 2. Dünya Savaşı’nın da etkisiyle, sadelik ve işlevselliğin ön planda tutulduğu minimalist bir bakış açısına sahip.
İç mekanda gün ışığını vurgulamak amacıyla kullanılan beyaz duvarlar, mümkün mertebe geniş pencereler ve dekorasyon ögelerinde kullanılan diğer malzemelerle birlikte sürdürülebilirliğe gösterdiği özen ile dikkat çeken İskandinav stili, 2000’lerin başında popülaritesini arttırırken günümüzde de bu popülaritesini korumayı başaran stillerden…
İskandinav stili, iç mekanlarınızda yaratmanın yollarından biri de kuşkusuz siyah/beyaz gibi zıt renklerin kontrastını yakalamaktan geçiyor. Duvarlarınızı beyaza bürüdükten sonra mobilyalarınızda veya duvar aksesuarlarınızda siyah ağırlıklı ögelerin kullanımıyla birlikte, stili mekanınıza işlemek için ilk adımı atmış olacaksınız.
Mekanınızda kullanacağınız renk tonları olarak siyah ve beyazın kullanımının dışında, mobilyalarınızın malzemesi konusunda ise ahşap yardımınıza koşacak… Zemin döşemelerinde de kullanabileceğiniz ahşap parkeler ile birlikte, ahşabı, mutfak tezgahlarınızda, mobilyalarınızın iskeletlerinde ve/veya diğer dekorasyon ögelerinde kullanarak iskandinav stilin en dikkat çeken özelliklerini yerine getirmiş olacaksınız.
İskandinav stilin mutfakta kullanımı konusunda ise dikkat çeken konulardan biri açık raflar… Tezgah üstlerinde kapalı dolaplar yerine açık raflar İskandinav stilde sıklıkla kullanılıyor. Siz de İskandinav stilden esinlenerek tasarladığınız mutfaklarınızda açık raflar kullanarak onları dekore edebilir, mutfağınıza yeni bir soluk getirebilirsiniz.
Hazırlayan Şevval USLU
Fotoğraflar Pinterest