İlk ev, özel ev
Brezilya’dan Amerika’ya ve Avrupa’ya ünü yayılmış iç mimar Jorge Elias’ın São Paulo’daki çiftlik evinde yaşanmışlık ön planda tutularak klasik tarza renkli ve rahat bir yorum getirilmiş.
Kırkbeş senedir iç mimarlık mesleğini başarıyla sürdüren, sayısız şık ve ihtişamlı konut dekorasyonuna imzasını atmış iç mimar Jorge Elias, enerjisi yüksek, cana yakın ve güler yüzlü bir kişilik. Mavi-beyaz tonlarında dekore edilmiş evin detaylarını kendisinden dinliyoruz.
“Ben New York ve São Paulo arasında yaşıyorum. Şu an iki şehirde hem evim, hem de ofisim var. İç mimarlığa kırkbeş sene önce São Paulo’da ofisimi açarak başladım. Orası hayal etmeye başladığım ve hayallerimin gerçek olmaya başladığı yer. Sayısız konut projesini gerçekleştirdim ve işlerim artık sadece Brezilya ile sınırlı değil. Çok seyahat ediyorum. Teknolojinin ilerlemesi sayesinde dünyanın neresinde olursam olayım her an bir mesaj, bir telefon uzaklıktayım. Elimdeki telefonla her projeye; her proje sahibi de bana anında ulaşabiliyor. Bu da beni çok esnek ve verimli kılıyor. Şu sıralar tüm dünyada devam eden projelerim var. Fransa’da iki muhteşem şatonun restorasyonu üzerinde çalışıyorum. Akabinde dekorasyonlarını da yapacağım. Bunlardan biri 18. yüzyıl, diğeri de 19. yüzyıla ait. Her iki proje de benim için oldukça zorlayıcı fakat bu meydan okumayı seviyorum. Aynı zamanda Paris ve Londra’da birer daire, São Paulo ve Salvador de Bahia’da iki müstakil ev, Miami ve New York’ta ikişer daire, Roma’da güzel bir Palazzo üzerine yoğunlamış vaziyetteyim. Müşterilerimi her zaman dikkatli seçerim ve sevdiğim insanlarla çalışmak isterim. Onların isteklerini öğrenip yaşam standartlarını yükseltmek isterim. Her zaman sanki kendim için tasarlıyormuş gibi ilerlemeyi tercih ederim. Böylece her şeyi kendi zevkime göre tasarlayabiliyorum. Proje sonunda müşterilerimi yeni evlerinde mutlu gördüğüm zaman ben de mutlu oluyorum. Başarılı olmak için her zaman düşünmek, yeni fikirler bulmak, farklı yerlere ve kültürlere uyum sağlamak zorundayım.” diye anlatmaya başlıyor.
Jorge Elias, yaşadığı evlerde misafirlerinin ve aile bireylerinin hiç eksik olmadığından da bahsediyor ve São Paulo’daki evini anlatıyor. “Yaşadığınız mekan, aileniz ve arkadaşlarınız tarafından ziyaret edildiği zaman, ev gibisi yoktur. Ben evde kalabalık olmayı seviyorum. São Paulo’nun altmış kilometre, yani bir saat kuzeyindeki banliyö kasabası olan Braganca Paulista’da konumlanan çiftlik evime otuzbeş sene önce taşındım. Neredeyse her ay oraya gidiyorum. Kırsaldaki bu evin misafiri hiç bitmez.” diyen Elias, “300 dönüm arsa içindeki müstakil çiftlik evinin 3.000 metrekare kapalı alanı var. 18. yüzyılda inşa edilmiş olan yapı, orijinalinde bir kahve çiftliğiymiş ve tipik Brezilya renklerinde, kolonyal tarzda bir mimariye sahip. Bu evi satın aldığımda restore ettim çünkü kötü bir durumdaydı. Hiçbir şey değişmedi, sadece restorasyon ve daha konforlu konaklama koşulları yaratıldı. Tüm restorasyon süreci iki yıl sürdü ve oda sayısını artırdım. Şu an evde özel banyolu, ondört lüks süit bulunuyor. Bu sayede, duruma göre, aynı anda yirmisekiz kişi rahatlıkla kalabiliyoruz. Evin zemin katı, üst katı ve şarap koleksiyonumun bulunduğu güzel bir mahzeni var.” diye ekliyor.
Evin genelinde mavi, beyaz ve yeşil gibi tipik Brezilya renkleri tercih edilmiş. “Dekorasyonun her detayını tek başıma, büyük bir zevkle yaptım. Burası 18. yüzyıldan kalma bir çiftlik olduğu için doğru ve o dönemin orijinal mobilya parçalarını bulmam biraz zaman aldı. Kolonyal Brezilya stilindeki mimariye yine kolonyal mobilyalar eşlik etsin istedim ve biraz bunları klasik – lerle harmanladım. Tüm kanepeler benim tasarımım ve özel olarak bu ev için yapıldı. Perde kullanmayı istemedim bu evimde. Zeminlere taş döşendi. Islak hacimlerde ise seramik döşeli. Halı olarak çeşitli seyahatlerden edindiğim kilimleri kullandım. Duvarların boş olmasını sevmiyorum. 17. ve 19. Yüzyıl arasına ait önemli bir ikonografik koleksiyonum var. Araların – da müze eserleri de mevcut,” diyen Elias, “Evin dış alanları oldukça geniş. Bahçe çok özel çünkü Portekiz, İtalyan ve Fransız stilinden dokunuşlara sahip. Tasarımı bana ait. Bahçede özel pavyonlar, sebze-meyve bahçesi ve ahırlar var. Bu çiftlik, benim için çok özel çünkü otuzbeş sene önce aldığım ilk ev. Buranın manevi değeri çok büyük. Ümit ediyorum ki bir gün sizi de ağırlama şansım olur!” diyerek sözlerini tamamlıyor.
Hazırlayan RANA KORGÜL
Fotoğraf RÔMULO FIALDINI