Kültürel mirasın keyif hali
Argos in Cappadocia, dünyanın en ilginç ve en güzel doğal güzelliklerine sahip Kapadokya’nın en yüksek yerleşimlerinden biri olan Uçhisar’da, Güvercinlik Vadisi ve Erciyes Dağı’na bakan manzarasıyla bölgeyi gözler önüne seriyor. İçinden köy geçen otel olarak anılan Argos in Cappadocia, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir kırsal dönüşüm projesi olarak açıldığı ilk günden bu yana, Kapadokya’nın gelişiminde de önemli bir rol oynamış. Kapadokya’nın en özgün dönüşüm projelerinden biri olan Argos in Cappadocia’nın bulunduğu alanda restorasyon çalışmaları 1996 yılında başlamış. “Koruma” kavramının bir kültür olarak benimsenmesi ve bu kültüre hakkını vererek sadık kalınması sonucu 25 yıl gibi uzun bir sürede büyük emeklerle yürütülen proje, günümüzde hem böyle bir kültürel mirasın özünün korunarak gün yüzüne nasıl çıkartılacağına ve güncelleneceğine örnek teşkil ediyor hem de ziyaret edenler için bölgenin kendine has tarihi ve kültürel dokusunun neredeyse tüm bileşenlerini içeren muhteşem bir “özet” sunuyor.
Adeta Kapadokya matruşkasının içinde bir çekirdek! Sebebi de 3000 yıldan uzun zamandır süregelmiş ve seyrek de olsa günümüzde devam eden yer altında yaşam geleneğinin gözlendiği mağaralar sisteminin örneklerini görebileceğiniz alanları. Konaklayan misafirler her gün katılabilecekleri özel bir turla bu mekanları gezerken, geçmişte bu özel coğrafyada nasıl bir yaşam olduğu konusunda detaylıca bilgilendiriliyorlar.
Keşiş ve rahiplerin barındığı 2000 yıllık bir manastır yerleşkesi olan, İpek Yolu üzerinde deve kervanlarının konakladığı bir kervansaray olarak kullanılan ve sonrasında beziryağının üretildiği bir mekan haline gelen tarihi yapı Bezirhane, akustiği ve iki dev kubbesiyle alışılmışın dışında konseptlerle gerçekleştirilen toplantı, davet, konser ve diğer özel etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Antik köyde devam eden restorasyonlar sürecinde ortaya çıkarılan Müze Salon, zemininde yüzyıllara dayalı ve toprak altında kalmış olması nedeniyle çok iyi korunmuş olan bezirhanenin değirmen yataklarını sergiliyor. Argos in Cappadocia’nın hayata döndürdüğü tarihi mekanlarından bir diğeri, binlerce yıl önce ibadethane olan, zaman içinde yerel halk tarafından farklı amaçlarla kullanılan Şapel de bugün Türkiye’nin en etkileyici etkinlik mekanlarından biri olarak gösteriliyor.
Köyün Güvercinlik Vadisi’ne bakan yamacına kademeler halinde yayılan konaklardan oluşan Argos in Cappadocia’da, endine ait terası, bahçe ya da avlusu bulunan 51 oda bulunuyor. Yaşam alanlarını birbirine bağlayan peyzajı, otantik yerleşime olan sadakati ile projenin geneline uzaktan baktığınızda gözünüze çarpan incelikli estetik, yöresel unsurların modern bir şekilde yorumlandığı yaşam alanlarında da devam ediyor.
Otel, dünyanın en büyük ve en eski manastır yerleşkesinin kalbinde, Türkiye’deki en büyük doğal yer altı mahzenlerinden birine de sahip. Departures.com’un “Dünyanın En İyi 10 Şarap Oteli” arasında gösterdiği Argos in Cappadocia’nın bu unvanı nasıl hak ettiğini anlamak için tünellerden geçip Seki Mahzen’e inmek yeterli. Argos in Cappadocia için de özel şaraplar üreten Seki Restaurant -Lounge Cellar’ın mahzeninde Karadeniz’den Akdeniz’e, Türkiye’nin her bölgesinden hemen hemen tüm üreticilerin şaraplarınının yanı sıra özenle seçilmiş dünya şaraplarının ve tatlı şarap seçeneklerinin de yer aldığı bu mahzende on binlerce şişe dinleniyor… Bu muhteşem şarap kavına, ürünlerin ilk elden organikleştirildiği; sebze ve meyve ihtiyacını topraktan karşılayan “Bahçeden Mutfağa” konsepti eşlik ediyor. Misafirler, yemek atölyelerine katılarak bahçeden sofraya yolculuk deneyimini de yaşama fırsatı buluyor. Atölyeler sırasında bahçelerden topladıkları mahsullerle isterlerse yöresel menüler oluşturabiliyorlar.
World Travel Awards’da “Türkiye’nin En İyi Kültürel Miras Oteli” ödülüne üst üste dördüncü kez layık görülen otelde yer alan “Vadi” ise derin, yemyeşil bir alana konumlanmış. Özel etkinliklerin yapıldığı bu alan, Tıraz Kalesi ve Güvercinlik Vadisi’nin tam kalbinde yer alıyor ve meyve ağaçlarından, lavantalardan yayılan kokular ile oldukça huzur veriyor. Her mevsim burada vakit geçirmek çok keyifli; birkaç adımda Güvercinlik Vadisi’ne bağlanıp harika bir yürüyüş rotasını keşfedebilirsiniz…
Hazırlayan: Deniz İncegöl