Güneşin dansı
Interior Design Laboratorium, Paros Adası’nda inşa edilen ve Design Hotels üyesi olan Parilio Hotel için Kiklad mimarisinin ihtişamı ile Paros’un güneşle kucaklaşan eşsiz doğasından ilham almış. Coğrafyaya uyumlu mimarisiyle göz dolduran proje, bütünsel bir tasarım anlayışıyla tamamlanmış.
“Helios, güneşim! İzin ver altın ışığının yankısında parlayayım.” diyen Stamos Hondrodimos, Parilio’daki atmosferi en iyi bu şekilde ifade edebileceğini söylüyor.
Yeşil çayırlar ve ada sazlıkları arasında, ünlü Kolympithres Plajı’nın yanında yer alan Parilio Hotel, “Güneşin Havası” adını, buzdan geçen güneş ışığının neden olduğu, genellikle parlak bir halka veya hale üzerindeki parlak, güneş benzeri optik illüzyondan alıyor. Kiklad mimarisi kullanılan binaya düşen güneş ışığının büyüleyici manzarasının yarattığı his, Interior Design Laboratorium’a zamanı yavaşlatan bir konaklama deneyimi tasarlamak için ilham vermiş.
İç mimar Stamos Hondrodimos’un sahibi olduğu Interior Design Laboratorium ve ekibi, mevcut bina ile ilk olarak Aralık 2018’de temasa geçmiş. Orijinal bina, yedi dönümlük bir alanda, tipik ada mimarisi çizgisinde olup 80’lerde tasarlanmış altı binaya dağıtılan 55 odadan oluşuyor. Yeni bina hem iç, hem de dış mekanlarda tam bir değişiklik ile; 33 süitin tasarımı, bir resepsiyon alanı, bir restoran, bir havuz, çevre alanı ve bir spa gerektirmiş. Interior Design Laboratorium, inşaatı yaklaşık üç sene önce başlatıp altı ay gibi kısa bir sürede tamamlamış.
Parilio Hotel projesi hayata geçirilirken Kiklad mimarisinin basit, geleneksel ilkelerine geri dönüş ihtiyacı duyulmuş. Tasarım, Paros’un geleneksel evlerinden ve adada karşılaşılan kale benzeri manastırlardan esinlenilerek ortaya çıkmış. Ziyaretçinin gözüne ilk çarpan görüntü olan resepsiyon alanı, dar pencereli modern birsığınak ve bir dizi etkileyici kemerle ayırt edilen geniş bir giriş ile sakinlik hissi sunuyor. Bu görüntüler, Kiklad Adaları’ndaki yaşamın ışığın kendisi kadar saf olduğu geçmiş yıllara yolculuk hissi yaratıyor.
Parilio, tamamen yeni bir referans çerçevesi yaratmayı amaçlayan bir uygulama ile, yeni ve eski unsurların, modern ve eski malzemelerin ve mobilyaların uyumlu karışımının yarattığı bir perspektif ile tasarlanmış. Parilio ziyaretçisi, Kiklad Adaları’nın geleneksel görüntülerinden etkilenen ve modern unsurları bu geleneksellikle yoğuran bir mimari yaklaşımla karşılaşıyor. Bu estetik sonucun yanı sıra örgü ve seramik sanatı gibi geleneksel teknikleri de rahatlıkla ayırt ediliyor. Fas, Girit ve Kopenhag’dan seramikçiler, otelin ana manzarası olan Koukounaries uçurumuna bir övgü olarak seramik çanak çömlekler, kavanozlar ve fonksiyonel nesneler tasarlamışlar. Bu uçurumun tepesinde Ege’nin en eski ve önemli akropollerinden biri keşfedilmiş. İşte bu saf toprak parçası, Parilio Hotel’in renk paletine ilham vermiş.
Adadaki tüm geleneksel evlerde görülen çarpıcı beyaz, uçurumun farklı renkleriyle birleşiyor. Kahverengi ve bejin tüm tonları, kayaların arasında göze çarpan soluk sarı, otelde kullanılan ana renkleri oluşturuyor.
Odaların iç mekanlarında uçurumdan gelen tüm renkler kullanılmış ve çevredeki doğa ile tam bir uyum içinde var olan bir sonuç yaratılmış. Manzara ile iç içe olan süitler rahatlama hissi yaratıyor. Mobilyaların çoğu, Parilio Hotel projesi için Interior Design Laboratorium ekibi tarafından özel olarak yapılmış ve Kiklad mermeri ile kumaşları birleştirilmiş. Tüm süitlerin başlıklarında asılı duran kilimler, halk sanatının baskın bir parçası olarak, Faslı ünlü tasarımcı LRNCE tarafından Parilio için özel olarak tasarlanmış.
“Parilio’nun tasarımı sadeliğe vurgu yaparken, mimari unsurların incelikleri, yapının karakterini oluşturan dengeli mekanlarda hayat buluyor.”
Stamos Hondrodimos
Parilio’nun dış cephesinde ise nihai odak noktası, otelin en karakteristik unsurlarından biri olan parlak sarı çadırlarmış. Süit balkonlarındaki sandalye ve masalar Vincent Van Duysen tarafından tasarlanmış. Havuz, antik Akropolis’in uçurumunu çevreleyen girişe bakan bir haç şeklinde tasarlanmış. Kiklad manzarasının büyüleyiciliğini bu modern mimari varlıkla birleştiren güçlü bir görüntü elde edilmiş.
Hotel’in mimarisinde imzası olan Interior Design Laboratorium, on iki sene önce Stamos Hondrodimos tarafından kurulmuş bir butik iç tasarım firması. “Şirketimin yaratıcı üssü Atina’nın merkezinde yer alıyor ve iç mimarlar, mimarlar, mühendisler, aydınlatma üreticileri, grafik tasarımcılar gibi uzmanlaşmış ortaklardan oluşan bir ekipten ibaret. Her projenin konumu, çevre ve insanları, ışık, enerji ve peyzajı, iyi veya kötü mimari unsurları; tarihi ve yerel malzemeleri, ilham verici bir tasarım yaratmaya yönelik yaklaşımın en önemli izlenimleridir. Doğa bir ilham kaynağı olarak hizmet ederken, gelenek estetiği ve aynı zamanda insanların tarihlerine, köklerine verilen değer, zamansız bir özgünlüğü öne çıkartıyor. Interior Design Laboratorium ekibi, her projenin bir hikaye olarak, her bina gibi farklı olduğuna inanıyor. Her projede amaç, ziyaretçiler üzerinde kalıcı bir izlenim bırakacak benzersiz bir ortam yaratmak. Tüm projelerin ortak paydası, bütünsel tasarım ve detaylara gösterilen özendir.” diyerek sözlerini tamamlıyor Hondrodimos.
“Geleneğe referanslarla karakter kazanan, otantik tasarım öğeleriyle birleşen doğal malzemeler ve peyzaj, amacı yüksek kaliteli bir sonuçla özgünlüğü bu otelde öne çıkarıyor. Bu da Parilio’nun ilham veren bir tasarım pratiğine yaklaşmayı amaçladığını gösteriyor.”
Stamos Hondrodimos
Hazırlayan RANA KORGÜL
Fotoğraf GIORGOS SFAKIANAKIS